BOŞANMA DAVASINDA NAFAKA - Lale Incesu
- Lale Incesu
- 7 Ağu
- 3 dakikada okunur
Değerli okurlar merhaba... Bu sayıdaki yazımda, bir önceki yazımın devamı niteliğinde olan ‘boşanma davasında nafaka’ kavramı üzerinde duracağım...
Nafaka, boşanma veya ayrılık süreçlerinde eşlerin ve çocukların maddi olarak korunmasını sağlamak amacıyla ödenen parayı ifade eder. Türk Medeni Kanunu’na göre farklı nafaka türleri bulunmaktadır.
TEDBİR NAFAKASI: GEÇİCİ KORUMA
Boşanma veya ayrılık davası devam ederken, eşin ve çocukların geçimini sağlamak amacıyla geçici olarak ödenen nafakadır. TMK’nın 169. maddesi uyarınca boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden alır.
Ayrı yaşama hakkına sahip olan eş, boşanma davası açmadan da diğer eşten sadece nafaka isteyebilir. TMK’nın 197. maddesinde birlikte yaşamaya ara verilmesi halinde tedbir nafakası düzenlenmektedir.
Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesinin haklı bir sebebe dayanması durumunda aile hakimi, eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkı, konut ve ev eşyasından yararlanma ve eşlerin malların yönetimine ilişkin önlemleri alır.
Taraflardan biri, haklı bir sebep olmaksızın diğerinin birlikte yaşamaktan kaçınması veya ortak hayatın başka bir sebeple olanaksız hale gelmesi halinde de aynı önlemleri isteyebilir. Eşlerin ergin olmayan çocukları da varsa hakim, anne ve baba ile çocuklar arasındaki ilişkileri düzenleyen hükümlere göre gereken önlemleri alır.
Tedbir nafakası; maddi durumu yetersiz olan eş ve çocuklar içindir.
YOKSULLUK NAFAKASI: BOŞANMA SONRASI GÜVENCE
Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan tarafa, diğer eş tarafından ödenen nafakadır.
TMK’nın 175. maddesine göre boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak kaydıyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Yoksulluk nafakasına karar verilebilmesi için nafaka talep eden ağır kusurlu olmamalı ve boşanma yüzünden yoksulluğa düşmelidir.
“EŞİT KUSURLU EŞ DE YOKSULLUK NAFAKASI ALABİLİR. ANCAK EŞ TAMAMEN KUSURLU İSE BU DURUMDA YOKSULLUK NAFAKASI ALAMAZ.”
Yoksul olan taraf, yoksulluk nafakasıyla yükümlü değildir.
Yoksulluk nafakası boşanma davasında talep edilebilir, şayet talep edilmemişse, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde de talep edilebilir.
Yoksulluk nafakası, TMK’nın 176. maddesi uyarınca toptan veya irat (aylık ödeme) şeklinde talep edilebilir. Aynı madde gereğince, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde nafakanın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Aile hakimi, talep halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. Uygulamada genellikle Üfe-Tefe oranları uygulanarak her sene artış sağlanmaktadır.
Taraflar arasında bir anlaşma yoksa, yoksulluk nafakası Türk parası olarak ödenir.
Yoksulluk nafakası, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü üzerine kendiliğinden sona erer. Alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hallerinde mahkeme kararıyla kaldırılır.
Yoksulluk nafakası; boşanma sonucu yoksulluğa düşecek olan eş içindir.
İŞTİRAK NAFAKASI: ÇOCUKLARIN GELECEĞİ İÇİN
Çocukların bakım ve eğitim giderlerini karşılamak amacıyla, velayet kendisine verilmeyen ebeveyn tarafından ödenen nafakadır. TMK’nın 182/2 maddesine göre velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.
İştirak nafakası mahkeme tarafından re’sen verilir. Boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar çocuk için verilen nafaka tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra verilen nafaka ise iştirak nafakasıdır.
TMK’nın 182/2 maddesi uyarınca koşulların varlığı halinde iştirak nafakasının artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir.
İştirak nafakası çocuğun veya nafaka yükümlüsünün ölümü, çocuğun ergin olması ve feragat hallerinde sona erer. İştirak nafakası; velayeti kendisinde olmayan ebeveyn tarafından çocuklar içindir.
TÜRKİYE’DE NAFAKA GERÇEKLERİ VE SOSYAL DESTEKLER
Türkiye’de nafaka konusu kanayan bir yaradır. Bu konuda erkeklerin mağdur olduklarını belirtmelerine rağmen resmî verilere göre Türkiye’de nafakaların %66’sının tahsil edilemediği bir gerçektir.
Boşanan kadınların destek alabileceği sosyal yardım sistemi bulunmamakta, mevcut yardımlara kadınların ulaşması da söylenildiği gibi kolay değildir. Mevcut sosyal yardımlar da kadının çocukları ile birlikte hayatını idame ettirecek yeterlilikte bulunmamaktadır.
Yapılması gereken; kadını çocuklarıyla birlikte yeterli sosyal destek mekanizmalarından faydalandırmak, pek çok kadın örgütünün yıllardır dile getirdiği üzere, nafakanın devlet tarafından ödenip daha sonra nafaka borçlusundan tahsil edilmesi bu konuda yaşanan mağduriyetlerin önlenmesi için büyük bir adım olacaktır.
Bir sonraki sayımızda görüşmek dileğiyle.
Comments